Otizm spektrum bozukluğu, genellikle yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkan nörogelişimsel bir bozukluktur. Bebeklerde otizm belirtilerini erken tanımak, tedavi ve destek süreçlerinde önemlidir. Bu makalede, bebeklerde otizm belirtilerinin dört ana kategoride incelenmesi gerektiği vurgulanacaktır.

Otistik bebeklerin fiziksel gelişimi, genellikle diğer bebeklerle benzerlik gösterir. Ancak, çevreye karşı ilgisizlik, daha geç yaşta yürüme ve oturma gibi belirtiler dikkat çekicidir. Bu bebeklerde uyku ve beslenme problemleri sık rastlanan durumlardır. Fiziksel olarak sağlıklı olmalarına rağmen, beceri kazanmada belirgin farklılıklar gözlemlenebilir.

Normal gelişim gösteren bebekler, üç aylıkken anneye bakar, gülümser ve agularlar. İlerleyen aylarda kucağa alınmak ister ve kollarını kaldırarak buna hazırlanırlar. Tanıdık kişilere karşı heyecan gösterirler ve insanlarla ilişki kurmaya meraklıdırlar. Otistik bebeklerde ise bu durum tersidir. Kucağa alındıklarında huzursuz olurlar ve gerekli duruş pozisyonunu yakalayamazlar. Çevre ve kişilerle ilişki kurma konusunda isteksizdirler ve insanlarla göz teması kurmazlar.

Otistik bebekler, insanlara olduğu kadar cisimlere karşı da ilgisizdirler. Herhangi bir eşyayı alma veya yakalama isteği göstermezler. Seslere, hayvanlara ve insanlara karşı tepkisiz kalırlar. Bu durum, onların zihinsel gelişimlerinde belirgin bir farklılık olduğunu gösterir.

Bebekler bir yaşına geldiklerinde ilk kelimelerini söylemeye başlarlar. Normal gelişim gösteren bebekler, ilk yıl boyunca sesler çıkarır ve bu sesleri farklılaştırarak duygularını ifade ederler. Otistik bebeklerde ise bu heceleme ve ses çıkarma davranışları gözlemlenmez. Diğer kişilerin onlarla konuşmasına veya seslenmesine tepkisiz kalırlar. Bazı otistik çocuklarda 0-2 yaş arası dönem tamamen suskun veya birkaç kelimeyle geçer.

Otistik bebeklerde en yaygın görülen bulgulardan biri beslenme azlığıdır. Bu bebeklerde ilk aylarda emme zayıftır ve altıncı aydan sonra yeme problemleri artar. Otistik bebekler genellikle süt dışında katı gıdaları reddederler. Ancak, bazı otistik bebeklerde normalin üzerinde gıda alımı da görülebilir.

Bebeklerde otizm belirtilerini erken dönemde fark etmek, uygun müdahale ve tedavi yöntemlerinin uygulanması açısından kritik öneme sahiptir. Fiziksel, sosyal-duygusal, zihinsel ve konuşma belirtileri dikkatlice gözlemlenmeli ve gerektiğinde uzman yardımı alınmalıdır. Erken teşhis ve müdahale, otistik çocukların yaşam kalitesini artırabilir ve gelişimlerine olumlu katkılar sağlayabilir.

Otizm spektrum bozukluğu, genetik ve çevresel faktörlerin birleşimi sonucu ortaya çıkabilen karmaşık bir nörogelişimsel bozukluktur. Erken çocukluk döneminde başlayan belirtiler, yaşam boyu sürebilir ve bireyin sosyal, iletişimsel ve davranışsal işlevlerini etkileyebilir. Bu nedenle, ebeveynlerin ve sağlık profesyonellerinin bilinçli ve dikkatli olması büyük önem taşır.