Sinestezi Nedir? Sinestezi, Yunanca kökenli bir kelimedir ve "birleşmiş duyular" anlamına gelir. Sinestezi, bir duyunun uyarılmasının başka bir duyuyu harekete geçirdiği nörolojik bir durumdur. Sinesteziye sahip bireyler, bir duyusal deneyimi başka bir duyusal deneyimle ilişkilendirirler. Örneğin, bazı sinestezi hastaları renkleri görme deneyimini işitme duyusuyla ilişkilendirir ve renkleri "duyabilirler". Bu durumda beyin, gördüğü renkleri seslere dönüştürerek algılar veya çeşitli sesleri işittiklerinde tat alma duyusu harekete geçer ve sesleri "tadabilirler". Bu durumun birçok farklı örneği bulunmaktadır. Sinestezi nadir görülen bir durumdur ve ortalama olarak 25,000 insanda 1 kişide görülmektedir. Sinestezinin Genetik ve Demografik Özellikleri Sinestezi, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Uzmanlar, bu durumun genetik bir yatkınlıkla ilişkili olduğunu ve geninin X kromozomu üzerinde taşındığını düşünmektedirler. Bu düşünce, hastalığın babadan kıza, anneden oğula ve anneden kıza geçerken, babadan oğula geçişinin sadece nadiren belirlenmiş olmasına dayanmaktadır. Sol veya çift elini kullanan insanlarda, sadece sağ elini kullanan insanlara oranla sinesteziye daha sık rastlanmaktadır. Ayrıca, sinestezi hastalarının matematiksel zekâlarının diğer insanlara oranla düşük olduğu gözlemlenmiştir, bu da hastalığın beynin sol yarım küresiyle ilişkili olabileceği düşüncesini desteklemektedir. Sinestezinin Tetikleyicileri ve Eşlenikleri Sinestezi, tetikleyiciler ve eşlenikler olarak iki kategorizasyona ayrılmaktadır. Örneğin, bir köpek sesinin duyulması tetikleyici olup, bu sesin kırmızı renkle ilişkilendirilmesi ise eşlenik olarak tanımlanabilir. Sinestezi Türleri Sinestezinin birçok türü bulunmaktadır. En sık rastlanan türü, harfleri ve rakamları renklerle eşleştirme durumudur. Bu tür deneyimlere sahip bireyler, rahatsızlıklarının sanatsal alanlarda başarılı çalışmalar yapmalarına katkıda bulunduğunu ifade etmişlerdir. Tarih boyunca birçok ünlü müzisyen, ressam ve şair bu tür sinestezik deneyimler yaşamışlardır. Sinestezik Deneyimlerin Fark Edilmesi Çoğu sinestezi hastası, rahatsızlıklarını fark edene kadar tüm insanların kendileri gibi olduğunu düşünür. Küçük yaşlarda "Salı neden yeşil?" veya "Ağlayan insanlar neden turuncu bir renk?" gibi sorular sorduklarında ve insanların tepkileriyle karşılaştıklarında, aslında herkesin kendileri gibi olmadığını fark ederler. Tek Taraflı Sinestezi Sinestezinin tek taraflı olması, bir uyarıcıya karşılık gelen eşlenik deneyimin ters yönde gerçekleşmemesi demektir. Örneğin, do notasını duyduğunda yeşil daireler gören bir kişi, yeşil daireler gördüğünde do notasını duymayabilir. Yani, aynı anda renkler seslere, sesler ise renklere dönüşmez. Sanat ve Sinestezi Renkleri duymak ve sesleri görmek, özellikle yazarlar ve sanatçılar üzerinde derin etkiler yaratmıştır. Bu durum, birçok ünlü eserin çıkış noktası olmuştur. Örneğin, Rus besteci ve piyanist Alexander Scriabin notaları çakan parlak ışıklar olarak hissetmiştir. Fransız besteci Olivier Messiaen, müzik dinlediğinde ve notalara baktığında renkleri gördüğünü söylemiştir. Ünlü ressam Vasilly Kandinsky de bir sinestezi hastasıydı. Tablolarını müzikal terimlerle tanımlardı. Ona göre her renk bir notaydı ve yaptığı her tablo müzikal bir deneyimdi. |