Bunaltı, anksiyete veya kaygı olarak da bilinen, kişinin kendini kötü hissetmesi durumudur. Bu durum, bireyin gelecekte gerçekleşebilecek olumsuz olaylara dair yoğun bir endişe ve tedirginlik yaşamasına sebep olur. Bunaltı, korku duygusuna benzer, ancak korku kadar uzun süreli bir duygu değildir. Bununla birlikte, bunaltı hali fiziksel ve duygusal değişikliklere yol açabilir. Birey, kendisinin herhangi bir sebepten dolayı rezil olacağını hissedebilir ve olumsuz düşüncelere kapılabilir. Bu duygular, zamanla yerini korku ve paniğe bırakabilir, çünkü bunaltı ciddi bir psikolojik sorundur.

Bunaltı yaşayan kişilerde belirgin fiziksel ve duygusal semptomlar gözlemlenebilir. Şiddetli baş ağrıları, aşırı sinirlilik ve çevresine karşı ters tepkiler bunlar arasında yer alır. Kişi iş hayatındaki sıkıntılar nedeniyle bunaltıya girebilir ve bu durum zamanla iş verimliliğini olumsuz etkileyebilir. İş arkadaşlarıyla ilişkilerinde bozulmalar yaşanabilir.

Bunaltı durumunda, ortada herhangi bir neden yokken kişi kendini oldukça tedirgin hisseder ve herhangi bir işe konsantre olamaz. Her an kötü bir şey olacakmış gibi bir duygu içindedir. Bunaltının asıl nedeni, kişinin bilinçaltındaki düşünceleri gerçekmiş gibi algılamasıdır. Bu durumdaki kişi, işini yaparken yanlış bir şey yapacağı ve bu yüzden rezil olacağı düşüncesine kapılabilir. Bu da, stres ve davranış değişikliklerine yol açabilir.

Bunaltı halindeki kişi, duygusal olarak korku ve panik yaşayabilir. Çevresindeki bütün olayları olumsuz yönden düşünme eğilimindedir ve bu düşüncelerini çevresindekilere yansıtır. Ayrıca, çevresindeki her şeye ve herkese karşı tahammülsüzlük gösterebilir, en küçük şeyde bile korkar ve tedirgin olur. Bu durum, kişinin ruhsal açıdan olumsuz etkilenmesine yol açar.