Melankoli, kişinin tüm düşüncelerinde sıkıntı, mutsuzluk ve keder gibi olumsuz duyguların ağır basması durumudur. Zamanla psikolojik bir hastalık halini alabilir. Her yaşta görülebilmekle birlikte, erişkinlik dönemlerinde daha fazla rastlanmaktadır. Erkeklerde görülse de, çoğunlukla kadınlarda daha yaygındır. Özellikle adet, hamilelik ve emzirme dönemlerinde daha fazla yaşanır.

Melankolinin genel olarak ortaya çıkma sebebi genetik faktörlerdir. Melankoli hali, nedensiz yere bir anda ortaya çıkabileceği gibi, gerginlik ya da çatışma durumları sonrasında da görülebilir. Örnek olarak para kaybı, düş kırıklığı, aile ve iş hayatındaki olumsuz değişiklikler gösterilebilir. Yapılan araştırmalara göre, daha çok kısa boylu ve kilolu kişilerde görülmektedir. Melankoli hastaları, yaşamları boyunca birkaç kez nöbet geçirebilir. Bu nöbetler bazı hastalarda 6 ay sürerken, bazı hastalarda ise 2 ya da 3 yıl kadar sürebilmektedir. Nöbet süresinin uzun olması ya da nöbet sıklığının fazla olması, kişilerin yaşamlarında daha az hareketli ve heyecansız olmasına sebep olur.

Melankoli genellikle yavaş yavaş ortaya çıkar. İlk belirtileri hastalığın haftalar ya da aylar öncesinden görülür. Baş ağrısı ve uykusuzluk gibi belirtiler kendini gösterir. Hasta, çok zorunlu olmadığı sürece konuşmaz ve yaşadıklarını sözlü olarak dile getirmez. İçine kapanır ve kendi başına sık sık ağlar. Ağlamalar zamanla nöbetlere dönüşür. Daha sonra çevresiyle iletişimi koparır. Derin bir hüzün içinde, olağan duygularını kaybetmişçesine davranır. Yemek yemeleri kesilir ve uyku düzeni bozulur. Büyük bir boşluk içinde dış dünya ile iletişimini koparır. Çevresindeki insanların sözlerinden hiç etkilenmez. Kendini yetersiz, güçsüz ve değersiz görme duyguları had safhadadır. Ölümü sorgular ve ölüm duygusuyla ilgilenir. Hastada intihar etme tehlikesi olabilir ve son safhada hasta intihar girişiminde bulunabilir.

Vücutta meydana gelen belirtilerin azaltılması, belirtilerin tamamen yok olması ve kişinin ruh sağlığını düzeltmek için çeşitli ilaçlardan destek alınmalıdır. Hastaların tedavisi psikiyatrist tarafından yapılmaktadır. Bu tedavi süreci, hastanın yaşam zevkini geri kazandırır ve kendisine olan güvenini artırır. Melankoli bir çeşit depresyon hali olduğu için hastaların mutlaka tedavi olması gerekir. Başlangıç aşamasındaki hastalar için psikoterapi uygulanır. Psikoterapi, her türlü ruhsal çöküntüde uygulanabilir. Psikoterapi belirlenen zamanda istenilen sonucu vermezse, yardımcı uygulama olarak ilaç tedavisine geçilir. İlaç tedavisinin yanı sıra, nöbet geçiren hastalar hastaneye kaldırılır. İntihar tehlikesi barındıran hastaların sürekli gözetim altında olmaları gerektiği için hastanede olmaları sağlıkları açısından büyük önem taşır.