Edimsel Koşullanma
Edimsel koşullanma, temel psikolojik davranış konularının öncelikli araştırma alanlarından biridir ve öğrenme psikolojisi çerçevesinde değerlendirilir. Edimsel koşullanma kuramında, tekrarlanan davranışların alışkanlık haline gelmesi açıklanmak istenir. Bu kuramda, bireyin olaylar karşısındaki tepkileri, sonuçların beğenilip beğenilmemesine bağlı olarak değişir. Şöyle ki; bir davranışın sonucu beğenilirse, aynı olayın tekrarı durumunda birey bu beğeniye göre hareket eder. Davranışın sonucu beğenilmezse, aynı olayın tekrarı sırasında her aşamada kontrol edilmesi gerekir, yani davranış sonuçları beğeniye göre belirlenir.
Edimsel Koşullanma ile İlgili Bilimsel Kavramlar
- Sönme: Günlük hayatın her aşamasında tekrarlanmayan davranışlar unutulur veya söner. Ancak edimsel koşullanma durumunda, birey sürekli aktif olduğu için tekrarlanmaması halinde başlangıçta ani artışlar görülür. Bu duruma öğrenme psikolojisinde "sönme patlaması" denir.
- Alışma: Birey için aynı alışılmış hareketler kullanıldığında davranışsal tepkilerin azaldığı gözlenmiştir. Bu durumda pekiştiricilerin değiştirilmesi gerekir.
- Kendiliğinden Tekrar Hatırlanma (Geri Gelme): Kısa süre önce sönmüş olan tepkinin, koşulların ortaya çıkardığı melankolik durumlar sonucu tekrar hatırlanmasıdır. Bu durum, sönmenin aslında tamamen bitmediği, kısa bir hatırlatma ile yeniden ortaya çıkabileceğini gösterir. Kendiliğinden hatırlanan duygular sönmeye karşı zayıf yapıdadır. Örneğin; cep telefonunun ders çalışmasına engel olduğu için babası tarafından yasaklanan bir öğrencinin, bir süre sonra farkında olmadan tekrar cep telefonu kullanmaya başlaması.
- Genelleme: Tepki, uyarı ve öğrenme genellemesi alt başlıkları altında incelenir. Uyarı genellemesi benzer uyarıcılara aynı tepkinin verilmesidir. Örneğin; bir erkeğin, arkasından baktığı kadının, evlilik yıl dönümünde aldığı elbiseye benzer bir elbise giyen başka bir kadını kendi eşi zannetmesi. Tepki genellemesi ise aynı uyarı durumlarına farklı tepkilerin verilmesidir. Örneğin; aynı olayın her tekrarında uyarının derecesinin artırılması ilkesine dayanır. Öğrenme genellemesi ise tepkisel davranışın genel kabul edilip her durum için aynı tepkiyi göstermesi ilkesine dayanır.
- Seçicilik ve Ayırt Edicilik: Davranış karşısında oluşan tepkinin sadece belli durumlar karşısında ortaya çıkmasıdır. Genel tepkinin tersidir; belli davranışlar dışında tepki ortaya çıkmaz. Örneğin; sigara içmeyen bir kişi, sigara içmediğini herkese söylemektedir ve herkes bu davranışı alkışlamaktadır. Ancak bir kişi sigarayı bıraktığı için onu eleştirmektedir ve bu durumda sadece eleştiri yapan kişinin yanında sigarayı bıraktığını söylememektedir.
- Kademeli, Basamaklı Yaklaşım: Öğretilmek istenen davranışın alışkanlık halini alması için davranışsal hareketlerin küçük basamaklar ve aşamalara bölerek öğretilmesi ilkesine dayanır. Bu ilke, her öğrenme basamağında pekiştiriciler kullanarak daha etkin ve sağlam alışkanlık kazanılmasına çalışılır. Öğrenilen her basamaktan sonra üst basamağa geçilir. Özellikle sirklerde çalıştırılan hayvanların eğitiminde kullanılan bu yöntem, örneğin; bir ayağını kaldırdığında yemek verilen filin, iki ayağını birden kaldırdığında daha fazla yemek verilmesi buna örnektir. Her basamak başarı ile geçildiğinde daha fazla yiyecek ile pekiştirilir.
- Bağlantılı Yaklaşım: Davranış karşısında oluşan tepkisel yaklaşımların her basamağının, kendinden sonra gelen tepkiyi ayırt edici görev üstlenmesi, yani her basamağın kendi başına olması ve her basamak için ayrı uyarı pekiştiricisi kullanılmasıdır.
|