Özgüven eksikliği, kişinin yaşamındaki olaylarla ilgili kararlarını hayata geçirmesi için kendine cesaret verecek duygunun eksik olma halidir. Özgüven, mutluluğu sağlayan ve kişiye başarı getirebilecek önemli bir etkendir. Özgüven, kişinin kendi için olumlu yargıların oluşması, olayları kendisinin kontrol edebileceğine inanması, kendisini sevmesi, kendi değerine inanması, her türlü konuda yeterli olabileceğini düşünmesi, kendini tanıması ve kendisiyle barışık olması ile ortaya çıkar. Özgüven eksikliği durumunda ise kişi kendinden şüphe etmeye başlar, yaşamda pasifleşir, güvensizlik duygusu gelişir ve depresyona girme, aşağılık duygusu içinde olma ve şüphe duyma gibi durumlar meydana gelir. Özgüvenin Önemi Çocukların yetiştirilmesinde en önemli unsurlardan biri özgüvendir. Bu olgu, kişilik gelişiminde temel bir yapıdır. Eksikliği halinde sonraki yaşam adeta karamsar bir hale dönüşür. Bireylerde doğumdan ergenliğe kadar özgüvenin şekillenmesi gerekmektedir. Özgüven eksikliği bulunan bireyin kendi ayakları üzerinde durması, başarılı olması, stres gibi etkenlerden korunması ve isteklerini yerine getirmesi oldukça zordur. Özgüven Eksikliği Nedenleri Yaşamında başarıyı yakalayan kişilerin genellikle aile desteğini aldıkları görülmektedir. Çocuklara yeterince fırsat tanındığında, kendilerini daha başarılı bir şekilde ifade ettikleri görülmektedir. Çocukların uğraş olarak seçtikleri sanatsal faaliyetlerde ve sportif aktivitelerde mutlaka aileleri tarafından desteklenmesi gerekir. Kişinin kendisiyle ilgili iyi duygular geliştiren özgüven, aynı zamanda kişinin kendini daha iyi ve mutlu hissetmesini sağlayan bir etkendir. Kişi kendi olduğundan memnun olur, dolayısıyla kendisiyle ve etrafındakilerle barışık olur. Bebekler kendileri için bir şey yapıldığını hissettikleri andan itibaren özgüven duygusu da gelişmeye başlar. Aslında özgüven, anne karnında gelişim gösteren bir histir. Bebeğe doğduğundan itibaren dozunda verilen sevgi, önemsendiğini hissettirmek ve aktiviteler aracılığıyla iletişimin sağlanması önemlidir. Bunlar, bebeğe kendisinin dikkate alındığını hissettirecek etkenlerdir. Çocukluk Döneminde Özgüven Erken çocukluk dönemi olarak adlandırılan çağda, ailenin çocuğun kişilik gelişiminde büyük sorumluluğu bulunmaktadır. Çocuk ailede bir birey olduğunu hissetmelidir. Bunu yapacak olan da diğer aile bireyleridir. Bu dönemde çocuk çevresindeki her bilgiyi, konuşmaları ve yapılanları alarak, kendine göre sentezler. Eğer çocuğun kendi çapında hedefi varsa ve yapacakları konusunda bilgiye sahipse, ileride özgüven eksikliği yaşamaz. Aileye düşen, çocuğun başarısında olduğu kadar, başarısızlıklarında da yanında olmaktır. Çocuklarını koşulsuz sevmeleri gerekmektedir. Ancak bu sayede çocukların geleceği sağlam temellere kurulabilir. Çocuklar sonraki yaşamlarında sorunlarını başarılı bir şekilde çözümleyebilirler. Özgüven Eksikliği Belirtileri Eleştirilere Karşı Alıngan Olmak: Aşağılık duygusu etkisinde olan insanlar, hata yaptıklarında bunların başka kişilerce vurgulanmasını istemezler. Çünkü yapılanları kendilerine yapılan bir saldırı olarak kabul ederler. Özgüvene Ters Cevaplar Verme: Kişiler bazen kendilerine iyi gelecek şeyleri duymak istemez, pozitif olanları duymayı istemezler. Çünkü bu kişiler kendi duygularıyla çelişirler. Özgüven eksikliği olan kişilerde bu yaygın şekilde görülebilir. Aşırı Eleştirel Olmak: Kişinin önce kendisini iyi hissetmesi gerekir. Kendini iyi hissetmiyorsa, başkaları için de iyi düşünemez. Herkeste kusur arar, hatalarını bulmaya çalışır. Bunun sebebi, kendisinin kötü birisi olmadığını kanıtlamak içindir. Suçlama Eğiliminde Olmak: Bazen kişilerin aşağılık duygusundan kurtulabilmek için, kendi hatalarını başkasına yüklediği görülür. Hataları kendileri yapsa da suçlu olarak başkalarını gösterirler. İşkence İsteği Duyma: Özgüven eksikliği belirgin şekilde olduğunda, kişilerde başkalarına zarar verme eğilimi olabilir. Başkalarına zarar verme ve suçlama kontrol edilemez hale gelebilir. Rekabetten Kaçınmak: Özgüven eksikliği olan kişiler, başkalarının kazandığı gibi oyun kazanmak, ikramiye kazanmak isterler. Ancak kazanamayacaklarını düşündükleri için, bunlardan kaçınırlar. Yalnızlık ve Çekingenlik: Kendilerinin zeki ve başkaları için ilginç olmadığını düşündüklerinden, başkalarının da böyle düşündüklerini zannederler. Bu, özgüven eksikliği olan kişilerin kendilerini sosyal yaşamdan soyutlamasına ve susmasına neden olur. Özgüveni İyileştirmek İçin Neler Yapılabilir?
Özgüven eksikliği olan kişilerin daima pozitif bir hedefe yönelmesi ve negatif etkenlerden uzaklaşması gerekir. Kişiler kaybetmekten korkmamalı, girişecekleri işleri başaracaklarını düşünmelidirler. Eğer başkalarından özgüven eksikliğini ortadan kaldıracak sözler işitirlerse, bu kişilerde yaşama bağlanır ve kendilerine olan güven artar. Güvenin olduğu bir toplumda özgüven eksikliği daha az etkili olur. |
Selsebil
23 Temmuz 2024 SalıÖzgüven eksikliği yüzünden önemli kararlar alırken zorlanıyorum. Kendimi motive edecek bir yöntemi nasıl bulabilirim?
Cevap yazAdmin
23 Temmuz 2024 SalıMerhaba Selsebil,
Özgüven eksikliği, birçok kişinin karşılaştığı bir durumdur ve önemli kararlar alırken zorlanmak doğaldır. Kendinizi motive etmek için birkaç yöntem önerebilirim:
1. Küçük Hedefler Belirleyin: Büyük kararlar almadan önce, küçük ve ulaşılabilir hedefler belirleyerek başlayın. Bu, başarı hissi yaratarak özgüveninizi artırabilir.
2. Kendinizi Tanıyın: Güçlü ve zayıf yönlerinizi belirleyin. Güçlü yönlerinize odaklanarak kendinize güveninizi artırabilirsiniz.
3. Olumlu Düşünce: Olumsuz düşünceleri olumlu olanlarla değiştirin. Kendinize sık sık olumlu telkinlerde bulunun.
4. Destek Alın: Aile, arkadaşlar veya bir mentor gibi güvenilir kişilerden destek alın. Onların geri bildirimleri ve teşvikleri size yardımcı olabilir.
5. Başarıları Hatırlayın: Geçmişteki başarılarınızı hatırlayın ve onları kutlayın. Bu, yeteneklerinize olan güveninizi tazeleyecektir.
Umarım bu öneriler size yardımcı olur ve özgüveninizi artırarak daha rahat kararlar almanızı sağlar. Başarılar dilerim!